Sunday, April 1, 2007

ROCKY EFSANESİNİN SONU


Bir hevesle başladığım blog yazılarım bir çırpıda da son bulmuştu. Sıkılmıştım, yorulmuştum, düşünmem gereken başka şeyler vardı, zaten bütün gün işim yazı yazmaktı vs. Ama bugün canım yeniden yazmak istedi. 2 gün sonra burayı hiç açmayacağım onu da biliyorum. Neyse kısacık bişeyden bahsedip yatacağım çünkü günlerdir çok hastayım...

Hasta olmadan önceki son gecemde Hande'yle sinemaya gittim ertesi gün de zaten hasta oldum. Hande'nin beni 1o dk. soğukta bekletmesinin kesin payı var bunda ve başına kakmaya devam edeceğim. Sinemaya gittik uzun süre film seçemedik aslında hiç bir film gitmek isteyeceğimiz kadar güzel değildi. Maksat sadece "gnctrkcll" muhabbetinden faydalanmak:)) Ben de yararlanmak zorundaydım bundan haftasonu sinemaya giden arkadaşım kalmamıştı.

Sonuç olarak 2 kız Rocky Balboa'ya girdik. Salonda bizden başka kimse yoktu. Lezbo couple gibi kaldık yine Hande'yle:) Neyse sonra salona bir çift daha geldi. Muhtemelen kız sevgilisinin baskısıyla gelmişti ya da gnctrkcll gazı da olabilir:))

Rocky Balboa'yı izlemek zorundaydım. Tüm Rocky serilerini 4-5 kere izleyen biri olarak finali bunla yapmak gerekirdi. Adrian'ın ölümüyle bir şampiyonun looser hayatından sahnelerle başladı film. Rocky serilerinin hiçbirinde bu kadar çok repliği olmamıştır herhalde Slyvester'ın. Motherfucker nigga jargonuyla sokaklarda geçen hayata dair diyaloglar çok da etkileyici değildi. Antreman sahneleri klişe ama güzeldi. Rocky'nin klasik müziği eşliğinde karda koşma, etlere vurma, yumurta içme yine hepsi yaşandı:) Sonra antrenoru ve kayınbiraderi Poli bi hayli yaşlanmıştı ama orda olduklarını bilmek seyirciye iyi geliyor:) Sonra ring sahneleri herşeye rağmen heyecanlıydı. İlk 3 raundda bir Rocky klasiği yaşandı. Yumrukları yiyip yiyip sonra küllerinden doğması. Coşan tribünler, antrenorlerin surat ifadeleri. Mandalay Bay'in reklamı da sağlam yapılmıştı bu arada. Sonra yine müzik ve ardarda gelen raundlar....

Filmden çıktıktan sonra garip bir mutluluk vardı içimde. Bir devrin kapanışı... Ya da ben Rocky'e karşı fazla bir duygusal anlam yüklemişim:)

2 comments:

Cakko said...

ilk olarak çok geçmiş olsun!

ikincisi,geçen ders dönemi bu filmi dvdciden kiralayıp,geçmem gereken bir dersten kaldığımı öğrendikten hemen sonra evde tek başıma izlemiştim.

O dersin verdiği sinirle film nasıl iyi gelmişti anlatamam.Sanki ordaki Rocky bendim:)
Çok abartı bir film beklerken daha uysal ve uygun bir hikaye yazmalarını takdir ettim.Sonuçta yıkılmadı bizim Rocky ve ona'da bu yakışırdı.Filmi izlerken klasik Rocky müziğinde SESİ NASIL AÇIP GAZA GELDİĞİMİ İSE GÖRMEN LAZIMDI!

sırf o duygu için bile yeter!

Herşey için sağol Rocky!

Sin said...

Sevgili yazar hanım.
Yazılarınızı dikkatle ve içtenlikle okuyorum. Bu konu hakkında da mukemmel bir iş cıkartmışsınız.Ama sizden istegim arada bir yeni bişiler yazsak diorum. Rocky de olsa konumuz hani küflenir bir yerden sonra:) Saygılar ve kucak dolusu sewgiler...

E.S.A